Yorucu bir okul döneminin ardından başlayan sömestrın, yalnızca eğlenceli organizasyonların planlandığı bir tatil olarak görülmemesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar, bu tatilin ikinci yarı yıla hazırlanmak için fırsat olarak değerlendirilmesini öneriyor.İlişkili Haberler
Yarı yıl tatillerinde çocuklar çoğunlukla bir rahatlık yaşıyor. Artık erken uyanma zorunluluğunun olmaması, geç saatlerde uyumalarına, dolayısıyla güne daha geç başlamalarına neden oluyor. Ödev yapma ve okula yetişme gibi mecburiyetlerinin olmaması ise, dışarıda ya da teknolojik cihazların başında geçirilen oyun saatlerinin artmasına yol açabiliyor.
Uzman Psikolog Aycan Bulut, bu nedenle tatil dönüşü çocukların, okul hayatı için yeniden bir düzen oturtması gerektiğini söylüyor, “Tatiller rehaveti çağıran bir süreç değil, dinlenme, yenilenme ve yeni başarılar için hazırlanma dönemi olarak kabul edilmelidir” diyor.
KURALLARIN ESNETİLMESİ, YENİ DÖNEMDE OKUL FOBİSİNE YOL AÇABİLİR
Tüm dönem boyunca okul maratonunda çocuklarının yorulduğunu düşünen ebeveynler, tatil dönemlerinde onları rahatlatmak istiyor. Uyku saatlerinin aşırı esnetilmesi, çocukların her istediği aktiviteyi yapmasına olanak sağlanması, bilgisayar, tablet ve cep telefonu gibi cihazların uzun süreli kullanımlarına müsaade edilmesi bunlardan yalnızca bazıları.
Ancak Uzman Psikolog Bulut’un bu konuda uyarısı var: “Unutulmamalıdır ki sömestr tatili çabucak geçecek, çocuklarsa bu temponun tam tersine dönüş yapacak. Rahat ve her istenilen yapıldığı tatilin ardından okula dönmekse, onlar için adeta işkenceye dönüşecek. Hatta okul fobisi yaşayacak, okula gitmeyi reddedecekler. Bu nedenle sömestr tatilinin doğru şekilde değerlendirilmesi çocuk gelişimi ve okul başarısı için oldukça önem taşır.”
VERİMLİ BİR SÖMESTR İÇİN BUNLARA DİKKAT
Yanlış değerlendirilen tatilin, çocuklarda bazı olumsuzlukların yaşanmasına sebep olabildiğini aktaran Bulut, “Okula gitmemek için karın ağrısı ve bulantı gibi bahanelerin uydurulması bunların başında gelir. Yine uyumayı ve yemek yemeyi reddetme, konsantrasyon eksikliği, yazı yazamama gibi durumlar da görülebilir. Ayrıca çocuk hırçınlaşabilir ve ailesiyle gerilimler yaşayabilir. Tüm bu sonuçlar ise, ilerleyen zamanlarda çocukların başarıya ulaşma konusunda güvensizlik yaşamalarına zemin hazırlayabilir” diyor.
Çocukların tatili en verimli şekilde geçirebilmesi için ebeveynlerin bazı noktalara dikkat etmesi gerektiğine vurgu yapan Uzman Psikolog Aycan Bulut’un, sömestrı verimli ve dinlendirici geçirmek için ailelere önerileri şöyle:
“Yapılacakların başında çocuklara, tatilin onlara her istediğini yapabilme serbestliği tanımadığını, tatilde uyku saatlerini biraz daha esnetebilseler de tamamen rayından çıkaramayacaklarını anlatmak geliyor.
“ÇOCUĞUN SEVDİĞİ ETKİNLİKLER SEÇİLMELİ”
Diğer yandan tatil için çocuklara özel planlama yapılabilir. Fakat çocuk aktivitelerden önceden haberdar olmalıdır. Seçilen etkinlikleri çocuğun sevmesi büyük önem taşır. Alışveriş merkezlerini gezmek ya da oyun merkezlerine gitmek yerine çocuğun gelişimini destekleyecek aktiviteler seçilmelidir. Örneğin; müze ziyareti, sinema ve tiyatro etkinlikleri ve temiz hava alabilecekleri doğa gezintileri uygun seçenekler olacaktır. Bu tarz aktiviteler, onların inceleme ve öğrenme yeteneklerini geliştirecektir.
Çocukların yepyeni ülkeler ve coğrafyalar tanıyabilmeleri için ülke turları planlanabilir. Gidilecek ülkeyi ve özelliklerini araştırmak onların ufkunun gelişmesinde önemli rol oynayacaktır.
“OKUMA PARTİLERİ DÜZENLENEBİLİR”
Aile içerisinde okuma partileri düzenlenebilir. Ailece kitapçı ziyaretleri ve kitap seçimleri yapmak, sırayla aynı kitabı okumak, ardından kitap hakkında görüş ve düşünceleri paylaşmak, çocukların okuma sevgisini ve isteğini arttıracaktır.
Çocukların ailenin yanı sıra akranları ile plan yapmasına olanak tanınmalıdır. Tabii, tek başlarına etkinlik yapmak da isteyebilirler. Böyle durumlarda çocuk kısıtlanmamalı, kendisine fırsat verilmelidir.
TATİL SONUNA DOĞRU ÖNLEMİNİZİ ALIN
Her sayılı günün bittiği gibi sömestr tatili de son bulacaktır. Bu nedenle yeni yarıyılın başlamasına birkaç gün kala çocuğun uyku, yemek gibi alışkanlıklarının saatleri yeniden düzenlenmelidir.