Trafik kan şekeri dengesini bozuyor

Günümüzde bir yerden bir yere gitmek büyük bir sorun oluşturabiliyor. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde yoğun trafiğe yakalanıyoruz. Bazen aç karnına yola çıkmak, bazen trafikte geçirilen sürenin beklenmedik şekilde uzaması; öğün aralarının uzamasına veya öğün atlanmasına neden oluyor. Bu da kan şekerinin düşmesine yol açıyor. Ayrıca trafik saatlerinin uzaması kişide stres oluşturuyorsa, stresle bağlantılı olarak kan şekerini yükseltebiliyor. Uzun süren açlık nedeniyle kan şekerinin düşmesiyle ortaya çıkan uykuya eğilim ve konsantrasyon bozukluğu; trafikte dikkatli bir sürüş gerçekleştirmeyi engelliyor. Trafiğe karşı hazırlıklı olunması gerektiğini söyleyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Müge Güzey, alınması gereken önlemleri sıraladı... Protein şart - Kahvaltıda; yumurta, peynir ya da sütten en az birini, yani protein kaynağı bir besini mutlaka tüketin. Protein kaynağının yanına tam buğday/çavdar ekmeği ya da yulaf ezmesi gibi düşük glisemik indeksli bir karbonhidrat kaynağını da ekleyin. - Karbonhidratlar ve proteinler bir arada tüketildiklerinde karbonhidratların kan şekerini yükseltme ve düşürme hızları yavaşlıyor. Böylece kan şekeriniz hızlı bir şekilde yükselip düşmüyor, denge sağlanıyor. Protein ve karbonhidrata ek olarak kahvaltınıza zeytin, ceviz gibi yağ kaynağı bir besin ekleyerek tokluk sürenizi daha da uzatabilirsiniz. Simit ve poğaça yemeyin - Sabah saatlerinde hızlı kahvaltı etmek adına yapılan en büyük hatalardan biri; poğaça ve simit gibi pastane ürünlerini tüketmektir. Bu besinler yüksek glisemik indeksli oldukları için kan şekerini hızlı yükseltip çabuk düşürüyor ve siz daha işe varmadan trafikteyken kan şekeriniz düşebiliyor. Kan şekerinizin düşmesi de; ellerde titreme, terleme, fenalık hissi ile bilinçte bulanıklıkla sonuçlanarak, sürüş kalitenizi düşürüyor. Bu nedenle sabahları bu tarz ürünlerden uzak durmaya özen göstermelisiniz. - Eğer kahvaltı yapmadan yola çıktıysanız; poğaça ve simit gibi ürünler yerine, doğru atıştırmalıkları seçebilirsiniz. Bir kutu süt, kuru üzüm, galeta ya da ceviz gibi atıştırmalıklar açlık hissinizi bastırabilir. Böylece kan şekeri dengesini sağlayıp kahvaltıyı ofiste yapmak üzere erteleyebilirsiniz. Ayrıca trafik stresinden minimum derecede etkilenirsiniz. Akşam trafiğine takılıyorsanız Tüm gün çalıştıktan sonra çoğunuzun tek istediği bir an önce eve gitmenizdir. Yorgunken trafikte kalmak zorken bir de hipoglisemiye girip (kan şekerinin düşmesi) durumu daha da güçleştirmemek için mutlaka ara öğün yapın. Hipoglisemiyi önleyerek trafikte daha dikkatli ve daha stressiz bir sürüş gerçekleştirebilirsiniz. Ara öğünü atlamayın İkindi öğününde doğru besinlerin seçimi akşam trafiğinde kan şekerinizin dengesi ve dikkatli bir sürüş için önemli. Bu saatlerde yapacağınız ara öğün çikolata, kurabiye, börek gibi yüksek glisemik indeksli besinler olmamalı. Bunlar yerine glisemik indeksi düşük olan bir karbonhidrat kaynağı ve protein kaynağı bir besini bir arada tüketmek üçdört saat tokluk sağlamasının yanı sıra hipoglisemiyi de önlüyor. Beklenmeyen durumlara hazırlıklı olun Bir şeyler yiyip trafiğe çıkmış olsanız da yolculuk süreniz araç arızası ya da yol çalışması gibi nedenlerden beklenilmeyen şekilde fazlaca uzayabiliyor. Bu gibi durumlar için arabanızda acil durum besinleri bulundurmanızda fayda var. Acil durum için sağlıklı seçimler' - Kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir, muz gibi kolay tüketilebilen meyveler - Ceviz, badem, yer fıstığı gibi kuru yemişler - Kutu süt - Galeta, grisini - Besinlerle beraber trafiğe hazırlıklı olmak için su tüketiminize dikkat etmeniz gerekiyor. Arabanızda mutlaka yedek bir şişe su bulundurun ve trafiğe çıkmadan önce yeterli su içtiğinizden emin olun. Sağlıklı seçenekler Zamanınız varsa en iyisi kahvaltıyı yapıp yola çıkmalısınız. Çünkü 8-10 saatlik açlık sonrası sabah uyandığınızda bedeniniz enerjiye ihtiyaç duyuyor. Bu enerjiyi doğru kahvaltı ile tamamlamak kan şekerini dengeleyip trafikte maksimum konsantrasyon ve dikkatli bir sürüş sağlıyor. Sağlıklı bir kahvaltı için bu seçeneklerden birini tercih edebilirsiniz