Var Olmanın Sessiz Sedasız Tanıklığı, Mimarlık Merkezi’nde
35 tuval üzeri yağlıboya resimden oluşan sergi, açılış kokteyline katılan sanatseverlerin beğenisini kazandı. Konuklarına hitap eden Tanrıverdi, hayatın, boşa harcanamayacak kadar çok değerli bir yolculuk olduğuna inandığını söyledi. Bu sürecin 'cesaret, coşku, sevgi ve yaratma' ile doldurulduğunda; anlamlı bir hale dönüştürüldüğünü ifade eden Tanrıverdi, "Aslında, hepimizin içinde, doğuştan, gizli bir yaratıcı 'tohum' olduğunu düşünürüm. O tohum kimi zaman kişinin içinde gelişecek bir yer bulur ya da yok olur. Çocukluğumuzda, kendimizi ifade etme biçimimiz eğlenceli, spontan, cesur bir prosestir. Bu eylemin ürünleri olan çizimler, resimler vb. diğer kişilerin ne diyeceği, düşüneceğini hiçbir şekilde hesaba katmayan çok içten, doğal bir sürecin ürünüdür. Bizler, yetişkinler, büyüdükçe daha çekingen, engellenmiş, gizlenmiş, saklanmış onaylanma duygusu ile dolu, kontrollü kişiliklere dönüşmeye başlarız" dedi.
Sanatçının bu herkese benzeme sürecinin, bilinçli bir şekilde üstesinden geldiği zaman kendi gibi olma özelliğine giden basamağı atladığına dikkat çekerek konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bu adımlarla, biz bir zamanlar içinizde yaşayan küçük, yaratıcı, neşeli, meraklı, cesur ve duygu yüklü çocuğa tekrar dönüşüp, yaratıcı ruhu yeniden keşfedebiliriz. Seçtiğim bu yol, büyüleyici, inanılmaz renkli bir içsel yolculuğa çıkmama neden oldu. Bu sergim de benim, bir çocuk olarak çıktığım yolculuğun ürünü. Sizler de bu yolculuğun konukları olarak yanımda bulunduğunuz için teşekkür ederim."
Sergi, 24 Ocak'a kadar gezilebilecek.